Hiç beklemediğim anda gelmiştin.
Bin kez öldüğüm yerden bir kez daha doğarak...
İstedim seni.
Hiç bir şeyi umursamadan,
Hatta hiç konuşmadan,
Yanımda olmanı istedim.
Kimdin,nereye gidecektin ya da kime aittin önemli değildi.
Sen vardın,yanımdaydın.
Bakışın yeterliydi seni kendimde bulmama-kendimi sende kaybetmeye.
Çoğaldın.
***
Her gelişinde evime,bir parçan daha eklenirdi.
Sana ait o kadar çok şey biriktiki..
**
Beni üzmeye kıyamayan adam.
Nasıl yaraladın beni?
Nasıl yok yere mahvettin bizi!
Yetmiyor,gidiyorsun!
Hoşça kal diyemeden,bir kere daha sarılamadan.
Yabancılaştırıyorsun bizi.
Bu şehri,evimi,kendini...
Elimden birşey gelmiyor!
Gidişini seyretmeye mecalim yok.
Susuyorum,senli konuşmaların ortasında,
Herkes seni sorarken,seni anlatırken.
Susuyorum.
Ne tarafa baksam seni gördüğüm bu yerde, beni sensizlikle cezalandırıyorsun.
Nasıl geldiysen,öyle gidiyorsun...
şarkı ne kadar uymuş şiire zaten az biraz hüzünlüyüm biraz daha hüzün çöktü üstüme.
YanıtlaSilAhhh bu gidiş gelişlerin
Ahhh bu yarım sevişlerin
Ahhh bu canım deyişlerin
Beni öldürecek vallahi öldürecek
Seni paylaşmak istemedim beceremedim
Belki de çok şey bekledim değişemedim
Kırıldım döküldüm utandım söyleyemedim
Kararlar aldım sonunu getiremedim
Yazdıktan sonra şarkı eklemek istedim,daha iyisi olamazdı sanırım.Canım benim,az biraz hüzün gerek fazlası zarar:)
YanıtlaSil