Cuma, Ekim 23, 2009

Sarı Saçlım Mavi Gözlüm!

 




Üzgünüm!
Hemde çok üzgünüm sarı saçlım, mavi gözlüm!
Layık olamadık sana!
Ne kadar üzgünsündür şimdi,durup bize baktığında!
Neler umdun,neler gördün değil mi?
Affet!
Ne sözlerine sadık kalabildik,ne de yaptıklarının değerini bilebildik!
Hergün senin resminin altında,vatan hainliği yapıldı.
Asla tahammül edemeyeceğin şeyleri gözlerinin önünde yaptılar.
Eminim sarı saçlım,mavi gözlüm! Eminim..
Utandın..Yıkıldın..
Seni dinsiz diye suçladılar aldırmadın,
Hain dediler güldün geçtin...
İğrenç yakıştırmalar yaptılar,
Resimlerini abuk sabuk hallere soktular ilgilenmedin..
Ama,
Canlar verilerek ve canını vererek alınan bu vatana,
Göz göre göre soktular hainleri..
Yıktılar tüm atalarını,haysiyetlerini,şereflerini..
Onlar kendilerini "barış elçileri" olarak görürken ve
buna bir zamanlar senin koltuğun olan yere sahip olanlar kabullenirken,
Sen utandın sarı saçlım,mavi gözlüm sen!..

Bir kadeh rakına taktılar kafayı...
Seni kahpece öldürmeye çalışan bu it soyları,
Rahat rahat işlerine devam ediyorlar bu günlerde..

Rakı içmen hataydı sarı saçlım,mavi gözlüm hata!
Senin hiç bir keyife ihtiyacın olamazdı!!
Hem yaptığın işlere bulurlar bir çirkeflik,
Hem de içtiğin rakıdadır o it soylarının gözü!
Hatalısın..Ömrünü adadığın bu vatandan sana kalan bu kısa zamandan kayif aldığın için!
Senin oğlun olabilirdi,bir gemicik alırdı yahut tavuk çiftlikleri.Belki de küçük yaşta iş adamı olurdu!
Düğün yapabilirdin,boğazda bir yat içinde şeyhlerle beraber !

Ülkenin ekonomisi yerle yeksan iken bir kaç yılda onlarca yıl ileri taşıdın.
Hatalıydın! Teğet geçmesini beklemedin..Psikolojin kötü olsaydı zira ne yapacaktık??

Açılım istemedin "Ne mutlu Türk'üm Diyene!" denmesini istedin sadece!

Yazık!!!

Öfkemi anlatamam..Hele hele utancımı asla Atam!
Mavi gözlerine hayranlıkla bakamıyorum artık!
Sanki suçluyor bakışların..
"Emanetime hıyanet ettiniz,yıktınız tüm güvenimi!" diye ya dersen Atam???


Gücüme gidiyor artık haberleri izlemek...Yüreğim kaldırmıyor o ekrana bakmaya..Pişkin pişkin sırıtan o suretleri görmeye!!

Hala umutluyum!...  Güvendiğin Türk Genci   devrimlerin ve cumhuriyetin sahibi ve bekçisi olacaktır elbet!!

 Sarı saçlım..Mavi gözlüm..

Çok özlüyor,

Çok seviyoruz seni!!

4 yorum:

  1. "Evde salonda birkaç tane takvimimiz ve bir de posterimiz var. Hepsinin ortak özelliği, üzerinde Atatürk resimlerinin olması. Hepsi de Atatürk’ün komutan kimliği, cephelerdeki resimlerinden. Resimlerdeki yüz ifadesinde normalde ne bir tebessüm ne de bir surat asma ifadesi var. Ancak normal zamanlarda o resimlere baktığımda nedense Atatürk’ün yüzünde hep bir tebessüm varmış gibi görürdüm. Bugün gözüm resmin birine takıldı ve çok şaşırdım. Diğer resimleri de kontrol ettim ve hepsinde de aynı ifade vardı. Atatürk’ün yüzündeki o tebessüm gitmiş, suratı asılmış, gözleri dolmuştu. Ya sanki karşımdaki en az 80 yıl önce çekilmiş bir resim değil de canlı canlı insan. Sanki o resimler bana dönüp “Allah belasını versin senin gibi, sizin gibi gençliğin” diyordu."


    Dün yazdığım yazımın bir bölümü bu. Ya delirmemek elde değil, ya kafayı yedim haberim yok, ya da öldüm haberim yok. Yani şimdi biz görebiliyoruz de siyasiler mi göremiyor olup bitenleri? Ordumuz mu göremiyor? Nereye kadar gidecek çok merak ediyorum...

    YanıtlaSil
  2. Aynı hisleri paylaşıyoruz..Bu olanların hepsinin bir kabus olmasını çok isterdim! Ama gözümüze soka soka yapabiliyorlar bunu.Hemde barış ve demokrasi adı altında! Görmek istemiyorlar!Bu kadar düşülmez bu kadar düşülemez..!

    YanıtlaSil
  3. Keşke burda olsaydı ve bunları görseydi!!!

    YanıtlaSil
  4. ''Çok yalnızım atam...''
    ağlıyordu hani kadir inanır bunu söylerken filmde...
    nasıl içten nasıl samimi söylüyordu. O geldi gözümün önüne.

    Atatürk'ün Türk gençliğine hitabesini bir kez daha okuyun. (ezbere bildiğinizden şüphem yok, ya da öyle olmasını umuyorum) söylediği herşey Şu anda mevcut. yolu çizmiş Ata giderken haritayı koymuş önümüze nedir bu gaflet hali şaşıyorum. neden bu suskunluk. harekete geçmek için daha ne olması lazım? daha kaç can vermek ne kadar kan dökmek lazım?

    Kahroluyorum. Dağda o kadar şehit verirken o kadar mehmetcik gabarda hisarda nöbetteyken (bunlardan biri de benim kardeşimdir.) hala açılım kelimesini duyduqumda kahroluyorum!

    YanıtlaSil